29 Mayıs 2013 Çarşamba

AMERİKA'DAN BAKIP TÜRKİYE'YE SORACAKLARIM VAR!..

Yaklaşık iki haftadır Türkiye’de yaşanan saldırı, politika, finans, futbol ve daha bir dolu konu üzerinde düşünüyor olmama rağmen kendimi düğümlenmiş, işin içinden bir türlü çıkamaz buldum. O referansa bakıyor, bu haberi didikliyor, biraz topluyor, kare kök alıyor, süzgece atıyor, elimde tutarlı bir şey olmadığını görünce de sinirleniyor sonra bir hışımla ufak notlar tuttuğum peçetelerimi yırtıp doğru çöpe. Yaşadığım kısır döngü, benim bir çok konuyu aynı anda düşünmem ve kavramaya çalışmamdan mı yoksa Türkiye’nin zaten oldum olası bir dezenformasyon ve kaos ülkesi olmasından mı kaynaklanıyordu? Bilemedim.

Diğer sevimsiz seçenek ise artık yavaş yavaş deliriyor olmamdı...

Bu vesileyle bir de Türkiye’ye sormaya karar verdim... Belki sizler de benzer düşüncelerle mücadele ederken benim bulamadığım cevaplara ulaşmış ve şimdi huzur içindesinizdir.

Soruyorum...

1. Reyhanlı saldırısından sonra konulan yayın yasağını gerekçe göstererek “170+ ölü var, hükümet bunu saklıyor” söylemleriyle sosyal medyada halkı galeyana getirmeye çalışan güç kimdir?

2. Ölülerin sayıları üzerinden prim yapmaya çalışmak, dezenformasyon ve kaosu tetiklemek nasıl bir zihniyettir?

3. Basın yasağı kalkınca ölenlerin farazi rakamı hakkında neden bir tek haber dahi yapılmamıştır?

4. Emin olmadıkları haberi gerçekmiş gibi kendi facebook, twitter hesabından etrafa saçanlar sonra kafalarına “dank” ettiğinde ne düşünmüşlerdir?

5. Başbakan, Washington (DC) ziyaretinden sonra ülke olaylarla ve gösterilerle çalkalanırken dönmeyerek neden bir hafta sözde dinlenmek üzere California’ya geçmiştir?

6. İstediklerini alamayıp bir tur daha mı atmaktadır? Kurmayları da California’ya onunla gitmiş midir yoksa DC’de kalıp yarım kalan ajandayı halletmekle mi meşguldürler?

7. AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ve Washington Büyükelçisi Namık Tan kendi twitter hesaplarından Başbakan'ın kaldığı Blair House’un önündeki Türkiye Cumhuriyeti bayrağının resmini paylaşırken hükümet, vali, kaymakam, belediye başkanı aynı gün Reyhanlı’da ölenlerin cenazelerinin cep telefonu ışığında defnedildiğini biliyorlar mıydı?

8. Bunun üzerine kendilerine twitterdan akşam yemeği menüsünü sorunca ve bir cevap alamayınca da bu bana çok kızmış oldukları anlamına mı gelir?

9. Ülkede bombalı bir saldırı yaşanmış ve başka saldırı hatta savaş riski bulunmasına rağmen Moody’s gibi katı bir derecelendirme kurumu neden Türkiye’nin kredi notunu bir anda yükseltmiştir?

10. Türkiye’nin IMF’ye olan yarım asırlık borcu aynı zamana denk gelecek şekilde kapatılmıştır ama neden?

11. Altın rezervinde dünyada 15. sırada olduğumuz için hava atmamızın başka sebepleri olabilir mi?

12. Ekonomide madem her şey yolunda, ısrarla altınımız şu kadar, kredi notumuz yüksek, borcumuz kalmadı denilerek kimlere sinyal çakılmaktadır? Türkiye, borçlanmaya ve paraya ileride neden ihtiyaç duyabilir?

13. Denizkurdu 2013 Tatbikatı ezber bozarak ilk defa neden basına ve gözlemcilere kapalı icra edilmektedir? Gemiler, tatbikat sonrası Gölcük’e geri dönecekler midir?

14. Türkiye’den çekilen PKK’lı militanların bir Suriye savaşında Irak’ın kuzeyinden açacakları cephe ile Türkiye’nin yanında yer almaları ne kadar olasıdır?

15. Her iki tarafın içine sinen güvensizlik, öç ve nifak duyguları bu şekilde yerini bir bütünlüğe ve kardeşliğe bırakabilir mi? Bunu PKK’yı kapsayan genel bir af izler mi?

16. Çerkes soykırımının 149. Yılı olmasına rağmen başta CHP olmak üzere sol medya konuya neden gereken önemi göstermemiştir? Putin’den mi çekinmektedirler yoksa onlar için sadece Başbakan’ı ve hükümeti çemkirmek yeterli midir?

17. Küçük ve orta işletmeler vergilerini tıkır tıkır öderken neden Mehmet Emin Karamehmet ısrarla borcunu ödememektedir? Yoksa zengin değil midir?

18. Fenerbahçeliler şampiyon olamasalar da Galatasaray'ı yendikleri için neden hep mutludurlar?

19. Galatasaray sık sık şampiyon olmasına rağmen neden ısrarla Fenerbahçe'yi yenememektedir?

20. Fatih Terim, kadrosuna 2-3 takviye ile gerçekten Şampiyonlar Liginde başarılı olacağını düşünmekte midir?

21. Beşiktaş için sadece üzülen ben miyim? Peki Beşiktaşlılar ne yapmaktadır?

22. Acun’un hamile bıraktığı sevgilisinden ayrılmasına acaba Türkiye ne kadar kızmış, içerlemiş veya üzülmüştür?

23. Sosyetik çiftin siyah doğan çocuğunun hayatımızdaki önemi nedir? Mucizelere neden inanmak istemiyoruz?

24. Türkiye’de kadına yönelik şiddet, cinayet, tecavüz, berdel evliliği, aşiretler, töre kanunları, hak ve yaşam ihlalleri, futbol terörü ve homofobi ne zaman son bulacaktır?

Herkese soruyorum...

22 Mayıs 2013 Çarşamba

GELECEĞİN MOTORSİKLETLERİ

Amerikalı Sylvester Howard Roper’ın 1867’de ürettiği ilk 2 silindirli ve buharlı motoruyla keşfedilişinden bu yana motorsikletler, günümüzün hala en ucuz motorlu taşıma aracı olma özelliğini sürdürmektedirler. Dünya yollarında 200 milyon motorsiklet olduğu tahmin edilmektedir (her 1.000 kişiye 33 motorsiklet). Farklı amaçlara göre üretilen modelleriyle motorsikletler; uzun yol, şehir içi, gezi, hız ve spor ve arazi koşullarına uygun (off-road)  olmak üzere çeşitlilik gösterirler.

Yıllar öncesinde futuristik bakış açısıyla tasarlanan motorsiklet modellerinin teknolojinin ilerlemesiyle 2000’li yıllarda hayatımızda birer gerçeğe dönüşmesi, bu konuda çalışan, düşünen ve hayal kuran geleceğin tasarımcılarını daha yeni modeller ve prototipler üzerinde çalışmaya yönlendirmiştir. Geleceğin cesur, özgür ruhlu, bazısı da çevre dostu olan bu 12 motorsikleti, eminim pek çoğunuzun yollara düşme ve maceraya atılma hayallerini çoktan süslemeye başlamıştır.


Dodge Tomahawk
Dodge tarafından üretilen, trafikte kullanılmasına izin verilmemesine rağmen tüm özellikleriyle bütün, ilk defa Detroit 2003 NAIAS Auto Show’da görücüye çıkan motorsikletidir. Viper V-10 motoru ile 500hp güce sahiptir. İki ön ve arka tekerden oluşan farklı tasarımıyla asfalta daha sağlam tutunan Tomahawk 675 km hız sınırı zorlanmış olmasına rağmen ulaşamamıştır. Özel üretim Tomahawk’ın 2003 NAIAS Auto Show satış fiyatı $555.000 olarak belirlenmiş ve günümüze kadar 10 adet satılmıştır.

 
The Night Shadow
Jaguar markası için bir pazarlama yüzü olarak tasarımcı Barend Masscow Hemmes (Masscow Concept Cycles) tarafından tasarlanan The Night Shadow bir anda internet fenomenine dönüşerek resmi en çok ‘tık’ alan motorlardan biri olma özelliğini kazanmıştır. Hemmes için gerçeğinin üretimi ise üç yılını almış, leoparın gözlerine ve ağzına gelecek şekilde aynı zamanda trafiğe uygun farlar geliştirmiştir. Hava soğutmalı Buell S3s 1200cc V-twin motoru bulunmaktadır. Hayranlarına daha da güzel bir haberimiz var; The Night Shadow üreticisinden ve sahibinden satılıktır. Fiyatı ise $230.000, ne dersiniz?


Toyota i-Road Concept
2013 Geneva Motor Show’da ilk defa sergilenen elektrikle çalışan, çevre dostu, üç tekerlekli Toyota i-Road, tasarım açısından motorsiklet ile golf arabası arasında gidip gelen yeni nesil bir taşıma aracıdır. İki adet 2kW motoru ve lityum-ion bataryası ile 3 saat gibi kısa bir süre içerisinde tekrar şarj edilmekte, trafikte 50km hıza ulaşabilmektedir. Başka önemli bir özelliği ise üstü kapalı tasarımıyla yağmurlu havalarda kolayca seyahat imkanı sunması ve içi nispeten dar olmasına rağmen iki yolcu taşıyabilmesidir.


 
The Honda Stateline Slammer Bagger Concept

İnternette ‘Batman, bu motoru görünce sahip olmak istedi’ cümlesiyle tanıtılan, Honda’nın şimdilik en iyi tasarıma sahip motorsikletidir. Honda Amerika’dan tasarımcı Erik Dunshee’nin imzasını taşıyan 2010 Stateline modelinin üzerine eklenerek ‘Slammer Bagger’ modeli geliştirilmiştir. 6 silindiri hareket ettiren VT1300cc motora sahiptir. Modifiye edilmemiş 2012 Stateline ise Amerika’da halen $12.150’a alıcı bulmaktadır.


The Serpent by Ransom Motorcycles
Ransom Motorcycles firması tarafından sadece özel sipariş üzerine ve elle üretilen The Serpent, alüminyum gövdeye monte edilmiş paslanmaz çelikten radyatörü ve diğer aksamlarıyla 185hp 1000cc GSXR 4 silindir motora sahiptir. Firmanın web sitesine göre bu özel motordan her yıl sadece 5 adet üretilmektedir. Satış fiyatı ise $225.000.

 
Mikhail Smolyanov Concept – The TRX Project
Moskovalı kavramsal motorsiklet tasarımcısı Mikhail Smolyanov, The TRX Project ile rus fabrikatör Alexander Bushuev’e bu özel motorsikleti tasarlamıştır. Alexander Bushuev’in bu tasarımla ne yapacağı hala merak konusu ama sizce de çizimlerde kalamayacak kadar güzel değil mi?


C-1 by Lit Motors

Motorsikletleri sevmemizin bir sebebi de bize ufak bir alan içerisinde seyahat edebilme özgürlüğü sunmasıdır. İskandinav tasarımı C-1, sıkıştırılmış (kompakt) iç dizaynı ve elektrikle hareket eden motoruyla yoğun şehir içi trafiğine çözüm getirmeyi hedeflemektedir. Diğer yandan kendini otomatik ayarlayabilen iki denge çarkı ile C-1 dönüşlerde rahatlık ve güven vermektedir. Satış fiyatı ise $24.000.


The 1-Meter by BOXX Corp
Tamam, bu bir roket değil, yolda giden bir deniz feneri de. Hatta trafik lambasını andırdığını düşünebilirsiniz. Ama BOXX Corp tarafından üretilen bu 1 metrelik taşıt, kullanım rahatlığı ve modifiye seçenekleri ile iyi bir müşteri potansiyeline sahiptir. 12 farklı renk seçeneğinden kendinize uygun olanı alabilir, kullanmadığınız zamanlarda da boyutu dolayısıyla evinizin bir köşesine, aynı bir davul gibi rahatça yerleştirebilirsiniz. Çift tekerlekli çekiş özelliğiyle daha güvenli sürüş sunması da cabası, fiyatını duyunca inanamayacaksınız; $3.995.


The Icare by Enzyme Design
Henüz prototip aşamasında olmasına rağmen The Icare bir motorsiklette bulunması gereken tasarıma çoktan sahiptir. Apple, Bang & Olufsen, Porsche ve Audi’den esinlenilerek tasarlanan The Icare alüminyum kaplama gövdesi ve 1800cc 6 silindir Honda düz motoru ile düşünülmektedir. Tasarımcısına göre motorun kokpit kısmı, kullanıcısının bir komutuyla uyanarak gövdeden üste doğru çıkar ve sürüş pozisyonu alır. Üzerinde elektrikli olması için çalışıldığı göz önüne alındığında fiyatının öyle çok da yukarlarda olmayacağını umuyoruz.


The LamborBiker
Hayallerini Lamborghini süsleyenlere bir sebep daha sunuyoruz. Dünyada en çok ziyaret edilen LamboCARS motor hayranları sitesi tarafından tasarımı Flavio Adriani’ye verilen LamborBiker, Ferruccio Lamborghini modeline bir övgü için düşünülmüştür.


Confederate X132 Hellcat
Confederate motorsiklet şirketi tasarım ve yenilik konusunda adını ilkler arasına yazdırmıştır, inanmazsanız Tom Cruise’e, David Beckham’a, Brad Pitt’e, John Travolta’ya ya da Nicolas Cage’e sorabilirsiniz. 2. Dünya Savaşının efsanesi F6F Hellcat savaş uçağından esinlenilerek gövdesi uçaklarda kullanılan alüminyum alaşımdan yapılmış X132, 132 kübik inch ya da diğer adıyla 2,163cc X-Vault motor tasarımıyla geleceği ayağınıza getiriyor. Satış fiyatı ise $55.000’dan başlamakta.


ZEVS
Üç tasarımcı; Bernhard Ranner, Anders August Kittilsen ve Rudolf Stefanich bir araya gelerek özgür ruhlu gerçek motorsiklet tutkunları için ZEVS’i tasarımladırlar. Amaçları Harley Davidson ve Route 66 romantizmini susturucu olmayan egzozuyla sürücüye her türlü yol koşulunda hem de elektrikli motoruyla yaşatmak. Bakalım ne zaman görücüye çıkacak.

www.cancavusoglu.info

13 Mayıs 2013 Pazartesi

KIZILDERİLİ BURÇLARI

Zodyak Kuşağını eskiden beri tanıyanlar ve gökyüzünün büyülü bilgeliğini yetkin bir şekilde kullananların başında Kızılderililer gelir. Kızılderililer, klasik Batı astrolojisiyle yakın benzerlikler gösteren ama daha farklı adlandırılan bir burç listesine sahiptir.

İşte Kızılderili astrolojisine göre burçlar ve bu burçların özellikleri...
 
20 Ocak – 18 Şubat
SUSAMURU - “Sevimli, cana yakın, iletişimi yüksek bir yardımsever”
Uğurlu taşı: Gümüş, Rengi: Gümüş
Arkadaşları tarafından sevilen, sayılan bir kişilik. Duygularını saklamaya meyilli. Karşı koyulması zor. İştahlı, yemek yemeyi seven. İyi bir baba, iyi bir eş. Akıllı, cesur, esnek ve yardımsever. Sosyal yardımlaşma konularına eğilimli, güvenilir bir dost. Dalgın ve hayalci, uzak ülkelere gitmeye eğilimli. İyi bir dert ortağı. Hassas noktası; Sinir sistemi. Affedici. Güçlü bir içgüdü ve altıncı his, kendilerini başkalarının yerine koyabilme kabiliyeti. Aşırı korkusuzluk sonucu tehlikeli işler yapabilme. Sürekli yeni planlar yapma. İlk adımları atarken kararsız. Özgürlüğüne düşkün, herkesle dost.

19 Şubat – 20 Mart
PUMA - “Kıvrak ve güzel bir duygu yumağı”
Uğurlu Taşı: Firuze, Rengi: Mavi – Yeşil
Kendi alanlarına ve özeline düşkün. Duygusal ama duygularını göstermeyen. Zor güvenen ve ihtiyatlı. Ruhsal bir avcı. Evine düşkün. Yalnızlık duygusu güçlü. Sezgileri yüksek. Kıvrak zekalı, doğru olanı yaptıkları konusunda güvenceye ihtiyaç duyan. Sevecen, neşeli bir ebeveyn, hareketli, duyarlı. Akıl almaz bir düş gücü. Hassas nokta: Mide – Bağırsak. Köşeye sıkıştıklarında kavgacı ve atik. Güvendiklerine tüm yüreği ile sevgi gösterme. Anlaşılması zor, gizemli, güçlü sezgiler, duyguları baskı altında tutma eğilimi. Atik bir ruhsal koşucu, başkalarının göremediğini gören. Romantik.

21 Mart – 19 Nisan
ALADOĞAN - “Görkemli ve büyüleyici bir iyilik sembolü”
Uğurlu Taşı: Opalin, Rengi: Sarı
Bitmek tükenmek bilmeyen bir enerji, daldan dala atlayan, hızlı gelişme, değişme kapasitesi. Düşünce ve duygularında çok açık ama bazen patavatsız. Yalana ve yalancılığa tahammülü olmayan. Korkusuz, ileri görüşlü. Kızgın olduklarında saldırgan ve çok tehlikeli. Bağımsız, kolayca dikkati dağılan, enerjilerini yönlendirmeye başaranlar için iyi bir yönetici. Sağlam bünyeli. Hassas Nokta; Baş bölgesi, sık baş ağrısı. Herkesle anlaşan. Doyumsuz bir güç ve enerji isteği. Yeryüzü işlerine aşırı eğilim. Dost ve adil bir ebeveyn. Coşkulu, heyecanlı, arkadaş yanlısı, geniş bir çevre, iletişim gücü yüksek. Pırıltılı, etkileyici. Hayır demesi zor.

20 Nisan – 20 Mayıs
KUNDUZ - “Herkese yaşam gücü ve tadı veren denge merkezleri”
Uğurlu taşı: Krisokol, Rengi: Mavi
Dengeli, ağırbaşlı, değişimi sevmeyen. Planlı. Eşyalarına düşkün. Bir işi yaptığı zaman hem güzel hem yararlı olmasına çalışan. Fiziksel olarak çok güçlü. Sürekli barışı arayan ve barış ortamlarını tercih eden. Toprağa, köke bağlı önem veren, el becerileri yüksek. Her türlü fiziksel ortama uyum sağlayan, kendi rahatı ve huzuru için çevreyi düzenleyen. Tek boyutlu düşünceye kolayca kayabilen, sessiz, sakin, güven duymadıkları zaman geride kalıp dinleyen. Sinirlenince yıkıcı. İşleri sürtüşmeden uyumlu hale getirmeyi başaran, maddi alanda güvenceyi seven. Evliliği ciddiye alan ve eşine sadık olan, tutarlı ve dengeli ilişkileri tercih eden. İç huzura önem veren, kararlı ve dirençli ama bir o kadar da tehlikeli.

21 Mayıs – 20 Haziran
GEYİK - “Çekici, hareketli, duyarlı bir şifacı”
Uğurlu taşı: Akik, Rengi: Beyaz – Yeşil
Hareketi seven, aynı anda birkaç işi yapabilen. Durmadan bir düşünceden ötekisine geçen. Çok uyanık ve zeki. Koruma içgüdüsü fazlası ile gelişmiş. Güzel olan her şeyi seven. İlişkilerinde fiziksel görünüme önem veren. Sanatçı kişilikli. Yeni buluşlara meraklı, yeni tatlar, yeni yerler görmeyi seven, maceracı. Gülmeyi seven bir kahkaha makinesi. Monogamist ilişkilere yatkın olmayan, sevgi dolu bir ana-baba. En küçük işte bile güzellik yaratabilen. Hassas nokta: Damar tıkanıklıkları. Kalıcı ilişkileri olması gereken, sevinmeyi ve sevinç duygusunu çok önemseyen. Yaratıcı, konuşkan. Dünyanın tüm güzelliklerini görebilen, duyarlı, keyif almayı bilen.

21 Haziran – 22 Temmuz
AĞAÇKAKAN - “Aile ortamlarının ve sevginin vazgeçilmez merkezi”
Uğurlu Taşı: Kırmızı Akik, Rengi: Pembe
Gizemli yetenekleri ve dinsel ve mistik eğilimleri olan. Dengeli ortam ve dengeli durumları tercih eden. Olayların iç yüzünü kolayca kavrayan. Korunaklı yuvalar isteyen. Yardımsever, uyumlu. Muhakkak sevdikleri bir eşe ihtiyaç duyan. Düzenli, iyi ilişkiler kuran, anaç, evcimen, sevmeyi ve sevilmeyi çok önemseyen. Çok hırslı. Uzak çevreye kadar herkesle ilişki içerisinde olan. Güven duygusuna önem veren. Çabuk korkan. Milliyetçilik duyguları güçlü olan. Maddi güvence olmayınca mutsuz olan. Hassas Nokta; İç hastalıkları. Yaşamda her zaman ruhsal bir amaç arayan. Huzursuz olunca hastalanma eğilimine sahip. Sağlam ve güvenilir bir dost.

23 Temmuz – 22 Ağustos
MERSİNBALIĞI - “Gösterişli, bağımsız, sevilen, keskin görüşlü bir fırtına”
Uğurlu Taşı: Gröna Demir, Rengi: Kırmızı
Soylu, görkemli düşünmeyi seven. Dost ama alaycı. Gerçek duygularını saklayan. Hassas nokta; Soğuk algınlığı, boğaz ağrısı, hazımsızlık. Çok cesur. Başkalarının kendilerine verdiği acıyı unutmayan. Başkalarına duygusal çözümler sağlamayı seven. Liderlik duyguları çok güçlü, egemenlik kurmayı seven, bazen kibirli. Çok zeki, uyanık ve hareketli. Çocuklarına karşı korumacı. Tükenmez bir güç kaynağı ve ruhsal derinlik, çok sağlam bir korunma zırhı. Okumaya meraklı. Haksever, iyi niyetli bir yönetici. Hırçın davranışların altında yumuşak ve kırılgan bir yürek. Acılarını, dertlerini asla göstermeyen. Psikolojik ve fiziksel sıkıntıları kolayca çözümleyebilme yeteneği. Başka insanların üzerinde güçlü etkiler yaratan. Beklenmedik, hesapsız öfke patlamaları olan. İyi yürekli, duyarlı kişiler.

23 Ağustos – 22 Eylül
BOZAYI - “Çözümleyici ve mantıklı düşünme yeteneği olan bir organizatör”
Uğurlu Taşı: Ametist, Rengi: Erguvan
Mantıklı. Adalet duygusu güçlü olan. Yalana karşı hassas ve hemen hisseden. Öfkesini soğukkanlı ve hesaplı bir şekilde gösteren. Konuşmayı seven ama aynı zamanda uzun süre suskun kalabilen. Korkutucu bir düşman. Somut aleme ve lükse meraklı. Akıllarına koydukları zor, kolay her şeyi yapabilen. Sorumluluk duygusu çok güçlü. Sinirli ama sevecen bir ana-baba. Temiz, titiz, disiplinli ve düzenli. Uyumlu ama çekingen. Aldatılmaya tahammülü olmayan. Sorunları kolayca çözebilen. Ruhsal gelişim konusunda desteğe ihtiyaç duyan. Yemeğe düşkün ama rejimi de seven. Hekimlik, yönetim ve savunma konularına meyilli. Hassas Nokta; Mide, bağırsak ve kalp. Tasarıları ve düşüncelerinin bozulmasına asla izin vermeyen. Dürüst ve etkin bir kişilik.

23 Eylül – 23 Ekim
KARGA - “Özveri, nezaket ve kararlılığın mükemmel bir bileşimi”
Uğurlu Taşı: Jasper, Rengi: Kahverengi
Yardımsever. Doğa ile ilişkide olmayı seven. Ani, beklenmedik manevralar yapabilen. İç dengeleri bozulmazsa uzun süre çalışabilen. Ruhsal alanda çok rahat olan. Hayattan zevk almayı bilen, küçük şeylerden mutlu olan. Her şeyin iyi ve kötü yanını kolayca görebilen. Çelişkili, her türlü düşünce ve akımı izleyip öğrenmek isteyen. Sevdiklerine karşı aşırı korumacı hatta yıkıcı. Kendilerini bulmak için zamana ihtiyaç duyan. Hayvanlara düşkün. Evine özenen, zevkli, dekorasyona meraklı. Güzel şeyleri seven, estetiğe düşkün. Kendilerini bulmakta bazen zorluk çeken. Çok sevimli. Çok fedakar bir ebeveyn. Kucaklanmayı ve öpücüğü seven. Güven vermeyi ve güven kazanmayı seven ve kolayca öğrenen. Hayatı dolaysız ve yoğun yaşayan. Güzel ve yakışıklı insanlardır.

24 Ekim – 21 Kasım
YILAN - “Ruhsal güçleri çok yüksek duyarlı insanlar”
Uğurlu taşı: Bakır – Malahit, Rengi: Turuncu
Ruhsal seslere karşı duyarlı. Uğraştıkları işte başarılı. Kendi söylediklerini benimseten. İlişki kurdukları şeyleri dönüştürme yeteneği. Tükenmez bir enerji. İyileştirici güçlere sahip. Hassas Nokta: Karın ağrısı. Çevrelerine yardımcı olma yeteneği. Bazen dar kafalı, karar verme aşamasında yardım almayı sevmeyen. Çatal dilli, soğukkanlı, çok gizemli, ketum. Kusursuz. Etrafa kolayca uyum sağlayan. Çocuklarına yetki vermeyi seven. Kendi özlerini değiştirebilme gücü. Saklı işler çevirmeyi seven. Çok çekici. Dokunma ve titreşimlere olağanüstü duyarlı. Farklı bir kişilik.

22 Kasım – 21 Aralık
WAPİTİ - “Yeniden doğan veya yeniden doğurabilecek bir güç simgesi”
Uğurlu Taşı: Obsidiyen, Rengi: Siyah
Parlak, saydam yapılı bir kişilik. Sık sık ikilem yaşayan. Yaşamları boyunca bıçak sırtında yürüyen. Dış etkilerden gerçek özleri çıkarmayı çok iyi beceren. Yumuşak ama güçlü bir yapıya sahip. Çevrelerine karşı antiseptik bir etkiye sahip olan. Çok güçlü bir adalet duygusuna sahip. Güçlü içgüdüleri olan. Ruhsal düğümleri kolayca çözebilen. Yükseklere tırmanmayı başarabilen. Sağlam içgüdüleri olan. Yakın ilişki kurmaktan çekinen. Sıcak kalpli, sevgi dolu olabilen. Fikirlerinden asla caymayan, kendi bildiğini okuyan. Bazen aşırı cesur. Erkenden olgunlaşan. Çabuk öğrenen. Öfke nöbetleri geçirebilen. Kazandıkları bilgileri herkesle paylaşan. Gururlu. Saygı ve sevgi uyandıran, neşeli.

22 Aralık – 19 Ocak
YABANKAZI - “Bilge, dingin, yardımsever bir lider”
Uğurlu taşı: Kuvars, Rengi: Beyaz
Evrenin tüm enerjisini kullanabilme yeteneği. Sakin, dingin bir kişilik, olayları kavrama yeteneği. Dikkatli, titiz bir ebeveyn. Hata yapmamak için çok çalışan. Arkadaşlık ve dostluk seçiminde çok dikkatli. Sindirim sisteminde hassasiyet. Büyük gelişimlere açık. Morali bozukken çekingen ve içe kapanık. Lider olma kabiliyeti. Alışkanlık ve geleneklerine bağlı. Ev hayatında düzenli ve özenli. Arkadaşlarını ve çevresini geliştirmeye eğilimli. Güçlü intikam duygusuna sahip. Çok sayıda değişik işi ve görevi yürütebilme yeteneği. Kusursuzluk tutkusu. İnsanlar ve doğa ile kolayca uyum sağlama. Dayanıklılık, bazen katılaşma. Aydınlık ama ulaşılması zor bir kişilik. Kusursuz bir bilge.

3 Mayıs 2013 Cuma

SAMSUNG GALAXY S4 vs NOTE 2


Akıllı telefonlar son iki yıl içerisinde inanılmaz boyutlara ulaştı. En popüler örnek, Samsung’un geliştirdiği bir ‘phablet’ olan (phone+tablet) Galaxy Note serisi. Bunun yanı sıra Samsung’un yeni piyasaya sürdüğü Galaxy S4 şık duruşuna rağmen Note serisine kıyasla sanki geçen yıldan kalma bir görüntü çiziyor. Bu iki telefonu birbiriyle kıyasladığımızda ise karşımıza aşağıdaki gibi bir görünüm çıkıyor.

Boyut

Galaxy S4 boyut olarak iPhone 5’e kıyasla daha büyük. Ama Note 2’nin yanında gene de cılız kalmaktan kurtulamıyor.

Size uygun akıllı telefon boyutu hangisidir? Sorusuna cevap ise kıyaslama yapmaktan geçiyor; önce elinize daha ufak bir telefon alın, bu iPhone 5 veya Blackberry Z10 olabilir, sonra bir üst boyu deneyin, Galaxy S4 veya HTC One ve en son da bir phablet, Note 2. Hangi büyüklükte kendinizi daha rahat hissediyorsanız sizin akıllı telefon seçeneğiniz o boyutta olmalıdır. Boyut belirlendikten sonra seçeneklerinizi tekrar gözden geçirirsiniz.

Gövde

Samsung plastik seviyor. Ama sonuçta bu, o kadar da kötü bir etken değil zira beraberinde hafifliği getiriyor (ayrıca maliyetleri de düşürüyor).

Gene deneme açısında camsı yüzeyi hissetmek için Nexus 4, LG Optimus G, iPhone 4S ve sonrasında aliminyum yüzey için iPhone 5, HTC One ve en son da plastikimsi arka kapaklı Galaxy akıllı telefonlarına bakabilirsiniz. Bunun haricinde Galaxy S4 ve Note 2, Galaxy S3’de uygulamaya giren ayni dizayn dilini konuşuyorlar.

Ağırlık

Bu kıyaslamada bir sürpriz yok; boyut olarak daha büyük olan Note 2, Galaxy S4’e oranla 38% daha ağır. Ama iki telefonun genel ağırlıklarını rakipleriyle kıyasladığınızda daha hafif olduklarını göreceksiniz.

Ekran

Eğer arka cebinizde büyük bir kütle hissetmekten hoşlanmıyorsanız Note 2 size hitap etmiyor ama diğer yandan kazancınız ise neredeyse bir tablete yaklaşan ekran büyüklüğü.

Galaxy S4’ün 1080p ekranı daha net bir görüntü sunmasına rağmen sahip olduğu ekstra pikseller aldatıcı olabiliyor. Gözlerinizin ikisi arasındaki o ince farkı algılayabileceğini zannetmeyin. Note 2’nin 720p’lik ekranı, telefonu yüzünüze uzaktan tutuğunuzda da mükemmel bir görüntü sunuyor. Ve belki de size gereken sadece bu.

Her iki cihazda da Süper AMELOD Teknolojisi kullanılmış.

İşlemci

Galaxy S4’ün her iki versiyonu da Note 2’den daha hızlı işlemcilere sahipler. Eğer HSPA+ versiyonunun kullanıldığı bir ülkede yaşıyorsanız dünyanın ilk octa-core işlemcisine (8-core) sahip olabilirsiniz.

RAM ve Bellek

Her iki telefonda da 2 GB RAM (random-access memory) bulunuyor. Galaxy S4 ve Note 2’de bellekler eşit. Ayrıca MicroSD girişi mevcut.

Pil Ömrü

Galaxy S4’ün pil ömrü her ne kadar Note 2’ye yaklaşmış gözükse de tüm fonksiyonları çalışır halde hiç şarja ihtiyaç duymadan geçirilen bir tam gün ile Note 2, pil ömrü konusunda rakiplerine kıyasla liderliğini sürdürüyor.

Kamera

Galaxy S4 daha yüksek çözünürlükte bir kameraya sahip olmasına rağmen Note 2, 8MP arka kamerası ile hiç de fena resimler çekmiyor.

İşin program ayağında Galaxy S4 pek çok yenilikle birlikte geliyor; Dual-Camera (arka ve ön kamerada çekilen resimleri birleştiren bir program) ve Drama Shot (parçalara bölünmüş bir resmi aynı kolajda birleştiren diğer program).

Yakın zamanda Note 2’nin de bir güncelleme ile aynı programlara kavuşacak olması bekleniyor, tek fark sadece Galaxy S4'ün başlangıç menüsünde bu işlevsel resim programlarına kendiliğinden sahip olması.

Yazılım

Galaxy S4, kendisinden yüklü olarak son sürüm Android 4.2.2 Jelly Bean ile geliyor, Note 2 ise Android 2.1.2 Jelly Bean kullanıyor. Ama Note 2’ye beklenen güncelleme yakında yapılacak.

Her iki telefon da Samsung’un geliştirdiği TouchWiz özelliğinin ‘Nature’ versiyonunu kullanıyor. Bunun yanı sıra Galaxy S4 bazı yeni özellikleriyle bir adım önde; Smart Scroll (yüz tanımlama tekniğiyle e-postaları ve web sayfalarını kaydırmak), Smart Pause ( video izlerken başınızı çevirdiğinizde videonun otomatikman durması) ve S Translator (yabancı dillerden anında çeviri). Önceden de belirttiğimiz gibi bu yeni özellikler çok yakında Note 2’ye de adapte edilecek.

Diğer

Akıllı telefonunuzun bir anda televizyon kumandasına dönüştüğünü hayal edin. Evet, Galaxy S4 infrared özelliğiyle geliyor (IR Blaster). S4 aynı zamanda havadaki nem ve ısı derecesini ölçebiliyor. Note 2’nin bu özelliklere sahip olması ise imkansız.

Note 2’nin diğer yandan çok kullanışlı kalemi (stylus) ve bir dolu kendine has programıyla telefon sahibine çok farklı deneyimler sunuyor. Örneğin, birden fazla ekranı aynı yüzeyde açabilmek gibi. Ayrıca ‘S Note’ not tutma programını da es geçmemek gerek.

Son söz

Yukarıda kıyasladığımız bütün farklılıklar bir yana sonuç gene bence dönüp dolaşıp telefonun kişiye özel boyutunda düğümleniyor. Phablet özelliği taşıyan Note 2 herkese göre bir akıllı telefon değil ama boyut baz alındığında belki Galaxy S4 de değil.
 
Diğer yandan kullanışlı bir kalem (stylus) istiyorsanız Note 2 sizin için tek adres. Ama Note 3'ün söylentileri de pazarda dolaşmaya başladı. Görücüye çıkma zamanı olarak 2013’ün ikinci yarısı tahmin ediliyor. İsterseniz de bekleyebilirsiniz.